Şimdiye kadar önerilerim üzerinde hep ısrarla durdum. Sizden ricam bunları tekliften çok talimat olarak görmenizdir. Önerilerim geçerli ve pratik nedenlere dayandığından ve bu nedenler binlerce araştırma tarafından onaylandığından dolayı ısrarlıyım.
Sigarasızlığa alışma döneminde sigara içmeyi heveslendirecek olaylardan kaçınılmalı mı kaçınılmamalı mı sorusuna korkarım kesin bir yanıt veremeyeceğim. Buna herkesin kendisinin karar vermesi gerekiyor. Yine de size yardımcı olacağını umduğum bazı önerilerde bulunabilirim.
Yaşamımızın sonuna dek sigara içmeyi sürdürmemize korkunun neden olduğunu söylemiştim. Bu korkunun iki aşaması vardır.
1. Sigarasız nasıl yaşayabilirim?
Bir tiryakinin akşam geç saatte dışarıdayken sigarası bittiğinde girdiği panik duygusudur. Sigara özleminden kaynaklanmamıştır, bağımlılığın yarattığı psikolojik korkudur –sigarasız yaşanmaz! Bu korkunun en yoğun halini son sigaranızı içtiğinizde duyarsınız; oysa o anki sigara özleminiz çok daha hafiftir.
Balıklama atlamayı öğrenmekte olan herkesin yaşadığı türden, bilinmeyene karşı duyulan bir korkudur bu. Atlama tahtası aslında 30 cm. yüksekliktedir ama iki metre gibi gözükür. Suyun derinliği iki metrenin üzerinde olduğu halde insana 30 cm gibi gelir. Atlamak cesaret ister. Başınızı vuracağınızdan eminsinizdir. Atlamak en zordur, ona cesaret edebilirseniz gerisi kolaydır.
Aslında diğer bakımlardan güçlü bir iradeye sahip tiryakilerin neden sigarayı bırakmayı hiç denemediklerinin veya ancak birkaç saat sigarasız kalabildiklerinin açıklaması budur. Günde bir paket sigara içen tiryakiler vardır, sigarayı bırakmaya karar verdiklerinde bu kararı vermemiş olsalardı içecekleri bir sonraki sigaradan çok daha önce bir sigara yakarlar. Bırakma kararı bir panik yaratır ki, bu da stres doğurur. Bu beynin “yak bir tane” dediği anlardan biridir fakat artık yakamazsınız. Bir şeyden yoksun kalırsınız –stres artar. Beyinden gelen sinyal tekrar başlar –sigorta atar ve siz bir sigara yakarsınız.
Merak etmeyin. Bu panik yalnızca psikolojiktir. Bağımlılık korkusudur. Aslında nikotine hâlâ bağımlı olduğunuz halde artık tiryaki değilsinizdir. Paniğe kapılmayın! Bana güvenin ve atlayın.
3. Korkunun ikinci aşaması daha uzun bir süre için geçerlidir. Gelecekte bazı durumların sigarasız aynı zevki vermeyeceği veya sigara olmadan güçlüklerle başa çıkılamayacağı korkusu bu ikinci aşamaya örnektir. Endişelenmeyin. Bir kez atladıktan sonra bunun tam tersini düşüneceksiniz.
Sigara içmeyi heveslendirecek olaylardan kaçınma konusunda iki önemli nokta vardır.
1. “Evde sigara tutuyorum, içmesem bile orada olduklarını bilmek bana güven veriyor.”
Sigaralarını saklayan insanların başarısızlık oranının atanlarınkinden daha yüksek olduğuna inanıyorum. Sanırım bunun nedeni sigarasızlığa alışma döneminde yaşanan kötü bir anda evde hazır bekleyen sigarayı içmenin gayet kolay olmasıdır. Yüzünüzü kızartıp dışarıya çıkarak sigara almanız gerekirse vazgeçme şansınız daha fazladır. Siz dükkana gidinceye kadar sigara isteğiniz geçmiş olur zaten. Yine de başarısızlığın asıl nedeninin tiryakinin işin başında kesin karar vermemesinden kaynaklandığına inanıyorum. Başarının iki anahtarını anımsayın.
Kesin karar vermek
Artık sigara içmemek zorunda olmamanın zevkine varmak
Neden evinizde sigara tutarsınız ki? Hâlâ yanınızda sigara taşımak gereksinimi duyuyorsanız, kitabı yeniden okumanızı öneririm. Çünkü bu sizde jetonun daha düşmediği anlamına gelir.
2. “Sigarasızlığa alışma döneminde stresten ve insanlarla birlikte olmaktan kaçınayım mı?”
Stresten kaçınmanızı öneririm. Baskıyı artırmanın hiçbir anlamı yok. İnsanlarla birlikte olmak konusunda ise tam tersini yapmanızı öneririm. Dışarı çıkın ve yaşamın tadını çıkarmaya başlayın. Bağımlılığınız devam etse bile artık sigaraya muhtaç değilsiniz. Bir partiye gidin ve artık sigara içmek zorunda olmadığınızı müjdeleyin. Yaşamın sigarasız çok daha güzel olduğunu göreceksiniz –bir de küçük canavar bütün zehriyle vücudunuzdan çıktığında her şeyin ne kadar güzel olacağını düşünün.