ARA SIRA SİGARA İÇENLER, GENÇLER VE SİGARA İÇMEYENLER
Çok sigara içenler ara sıra sigara içenleri genellikle kıskanırlar. Buna hiç gerek yoktur. Ara sıra sigara içenler bir bakıma daha çok bağımlıdırlar ve asıl acınacak durumda olan onlardır. Gerçi sağlık açısından daha az risk alırlar ve daha az para harcarlar ama diğer bakımdan daha kötü durumdadırlar.
Tiryakilerin hiçbirinin sigaradan zevk almadığını unutmayın. Tiryakilerin zevk aldıkları tek şey sigara özlemini gidermektir. Bu yüzden zamanla birbiri ardına sigara içmeye başlarlar.
Birbiri ardına sigara içmeyi engelleyen üç ana neden vardır.
1. PARA: Birçok tiryakinin yeterli parası yoktur.
2. SAĞLIK: Kendisini sigara özleminden kurtarmak için vücuduna zehir vermek zorundadır. Vücudunun bu zehirle başa çıkma kapasitesi insandan insana ve kişinin o ani durumuna göre değişir. Bu sigara tüketimini otomatik olarak kısıtlar.
3. DİSİPLİN: Bu disiplin toplum, iş yeri, arkadaşları, yakınları yada kafasındaki sürekli çelişmeden dolayı kendisinden kaynaklanır.
Bu aşamada bazı terimleri tanımlamak yerinde olur.
SİGARA İÇMEYENLER: Hiçbir zaman tuzağa düşmemiş fakat bu yüzden de övünülecek yanları olmayan, tanrı tarafından sigaradan korunmuş kişilerdir. Başlangıçta kimse bağımlılık kazanacağını sanmaz. Sigara içmeyen bazı kişiler ara sıra bir sigara içerler.
ARA SIRA SİGARA İÇENLER: Bunlar iki gruba ayrılırlar:
1. Farkında olmadığı halde tuzağa düşmüş tiryakiler. Onları kıskanmaya hiç gerek yoktur. Onlar daha merdivenin ilk basamağındadırlar ve büyük bir olasılıkla yakında koyu tiryaki olacaklardır. Anımsayın: Siz de ara sıra içerek başlamıştınız.
2. Eskiden çok sigara içen ve sigarayı tamamen bırakamayacağını düşünen kişiler. En acınacak durumda olan bunlardır. Bunlar üzerinde ayrı ayrı durulması gereken alt gruba ayrılır.
GÜNDE BEŞ TANE SİGARA İÇEN TİRYAKİ: Sigara onun için gerçekten bir zevkse neden yalnızca beş tane içer? Bağımlı değilse ve kolaylıkla bırakabiliyorsa neden içmeye devam eder? Unutmayın, alışkanlık aslında insanın kafasını duvara vurmasıdır, acı yok olduktan sonra bir rahatlama duygusu belirir. Günde yalnızca beş tane sigara içen tiryaki sigara özleminin verdiği stresi günde bir saat bile gideremez. Günün geri kalan bölümünü ve yaşamının büyük bir kısmını farkında olmadan kafasını duvara vurarak geçirir. Parası yetmediği veya sağlığını düşündüğü için günde yalnızca beş tane sigara içer. Koyu bir tiryaki sigaranın zevk vermediğine inandırmak kolaydır da gelin bir de ara sıra sigara içen birini inandırmaya çalışın. Şimdiye kadar sigarayı azaltmaya çalışmış herkes bunun gerçek bir eziyet ve yaşamının gerisini bağımlı olarak geçirmenin bir garantisi olduğunu iyi bilir.
YALNIZCA SABAHLARI VE AKŞAMLARI SİGARA İÇEN TİRYAKİ: Günün bir yarısında sigarasızlık özlemi çekerken kendisine ceza verir ve diğer yarısında bu özlemi giderir. Zevk alıyorsa neden bütün gün sigara içmediğini, almıyorsa neden içtiğini bir sorun kendisine.
ALTI AY İÇEN ALTI AY İÇMEYEN TİRYAKİ: (Yada “İstediğim an bırakabilirim. Şimdiye kadar binlerce kez bıraktım.”) Sigaradan o kadar zevk alıyorsa neden altı ay boyunca içmez? Zevk almıyorsa neden altı ay sonra tekrar içmeye başlar? Aslında bağımlılığından hiçbir zaman kurtulamaz. Gerçi bedensel alışkanlığından kurtulur ama asıl sorun –o inandırıldığı aldatmacalar- etkisini hâlâ sürdürür. Sigarayı her bırakışında artık bir daha başlamamayı umar ama bir süre sonra yine tuzağa düşer. Birçok tiryaki sık sık bırakıp sonra tekrar başlayanları kıskanır. “İnsanın istediği zaman sigara içip istemediği zaman içmemeyi böyle kontrol edebilmesi ne güzel bir şey” diye düşünür. Aslında bu tür tiryakiler hiçbir şeyi kontrol edemezler. Sigara içtikleri zaman içmemeyi isterler. Bırakmanın bütün angaryasını yaşadıktan sonra yoksunluk duygusu başlar ve tekrar tuzağa düşüp sigara içmemeyi istemeye başlarlar. Her bakımdan en kötü durumu seçmiş olurlar. Sigara içerken içmemeyi isterler sigarayı bırakmayı başardıklarında ise tekrar başlamak isterler. Şöyle bir düşündüğünüzde bütün tiryakilerin aynı durumda olduğunu fark edersiniz. Sigara içebildikleri zamanlar ya bunu gayet normal karşılarlar yada keşke içmesek derler. İçemedikleri zamanlar sigaranın değeri artar. Tiryakinin içinde bulunduğu iğrenç ikilem işte budur. Bu ikilemden kurtulamaz çünkü hâlâ bir efsane, bir hayal peşindedir. Tek çıkar yol sigarayla birlikte bu hayalden de vazgeçmektir.
YALNIZCA ÖZEL ANLARDA SİGARA İÇEN TİRYAKİ: Evet işin başında hepimiz yalnızca özel anlarda içeriz. Bu özel anların bu kadar çabuk artması ne garip değil mi? Daha ne olduğumuzu anlamadan sürekli içmeye başlarız.
SİGARAYI BIRAKMIŞ FAKAT HÂLÂ ARA SIRA BİR SİGARA YADA PURO İÇENLER: Bir bakımdan en kötü durumda olan bunlardır. Ya sürekli bir şeyden yoksun kaldıkları duygusu içindedirler yada ara sıra içilen puroların sayısı artar. Tiryaki karanlığın içine giden ince bir ipin üzerinde yürümektedir. Er yada geç koyu bir tiryaki olacaktır. Sigaraya başladığı zaman düştüğü tuzağa düşmüştür.
Ara sıra sigara içenleri iki kategoride toplayabiliriz. Birinci kategori yalnızca toplum içindeyken bir sigara yada puro içenlerden oluşur. Bu kişiler aslında sigara içmezler. Sigara onlar için bir zevk değildir. Dışlanmamak, diğerlerinden biri olmak için içerler. Hepimiz böyle başlarız ya. Puro dağıtıldığı bir zaman dikkat edin çoğu kimse uzun bir süre purosunu yakmaz. Koyu sigara tiryakileri bile puroyu bitirmeyi dört gözle beklerler. Kendi içtikleri sigara markasından çok daha fazla zevk alırlar. Büyük ve pahalı purolarda durum daha da kötüdür –o lanet şey bütün akşam bitmek bilmez.
İkinci kategoriye çok nadir rastlanır. Bana gelen binlerce insandan neredeyse on tanesi bu kategoridendi. Bunun en iyi örneği son vakalarımdan biriydi.
Bir gün bir kadın aradı ve özel bir randevu istedi. Kendisi avukat, yaklaşın on iki yıldır günde tam iki tane sigara içiyor. İradesi çok güçlü bir kadın aslında. Ona grup seanslarında başarı oranının daha yüksek olduğunu ve tek kişilik seansları yalnızca tanınmışlığı yüzünden grup seansını bozabilecek kişilerle yaptığımı belirttim. Ağlamaya başladı, gözyaşlarına dayanamadım.
Oldukça pahalı bir seans oldu. Çoğu tiryaki bu kadının neden sigarayı bırakmak istediğini anlamaz. Günde yalnızca iki sigara içebilmek için benim o hanımdan aldığım parayı seve seve vermeye razı olur. Çünkü ara sıra sigara içenlerin daha mutlu olduklarını ve olayı kontrolleri altında tuttuklarını sanır. Kontrol olayı doğru olabilir ama kesinlikle daha mutlu değillerdi. Kadın sigaraya başlamadan önce annesiyle babası akciğer kanserinden ölmüşler. O da benim gibi ilk sigarasını içmeden önce sigaradan çok korkuyormuş ve sonunda benim gibi dıştan gelen o yoğun baskıya dayanamayarak ilk sigarasını içmiş. O da ilk sigarasının tadından nefret etmiş. Fakat benim gibi hemen teslim olup ardı ardına sigara içmeye başlamamış, benim düştüğüm duruma düşmemeyi başarmış.
Sigaradan alınabilecek tek zevk sigara özlemini gidermektir. Bu özleme vücudun aslında farkına varılamayacak kadar hafif olan nikotin eksikliği veya kaşınan bir yeri kaşımamak zorunluluğunun doğurduğu gibi ruhsal bir işkence neden olabilir. Sigaranın kendisi pislik ve zehirdir. İnsan ancak bir süre içmediği zaman sigaradan zevk aldığı hayaline kapılır. Açlık ve susuzlukta olduğu gibi özlemi artırdıkça doyumu daha çok olur. Tiryakiler sigara içmenin bir alışkanlık olduğu yanılgısına düşerler. “Günde belli bir sayıda sigarayla yada yalnızca bazı özel durumlarda sigara içmekle yetinebilirsem beynim ve bedenim buna alışacaktır. Sonra kısıtlı bir şekilde sigara içmeye devam eder, istediğim zaman daha da azaltırım” diye düşünürler. Şunu aklınıza yerleştirin ki, sigara içmek alışkanlık değil, bağımlılıktır. Bütün bağımlılar sigarasızlık özlemine dayanmaktansa bunu gidermek eğilimindedirler. Şu anda bulunduğunuz düzeyde kalmak isteseniz bile yaşamınızın gerisini irade ve disiplinle geçirmeniz gerekir, çünkü bedeniniz uyuşturucuya karşı giderek bağışıklık kazanır ve daha az yerine daha fazla ister. Uyuşturucunun size fiziksel ve ruhsal olarak zarar vermeye başladığı, giderek siniz sisteminizi, canlılığınız ve öz güveninizi etkilediği gibi siz de daha sık sigara içmeye karşı koyamazsınız. Başlangıçta sigarayı istediğiniz zaman içip istemediğiniz zaman içmemenizin nedeni budur. Benim gibi hiçbir zaman sigaradan zevk aldığı hayaline kapılmamış bir insanın içtiği her sigarayı fiziksel bir eziyet olarak görmesine karşın birbiri ardına sigara içmesinin nedeni de budur.
Bu kadını kıskanmanıza hiç gerek yok. Her on iki saatte bir tek sigara içerseniz sizin için dünyadaki en değerli şey sigara olacaktır. Bu kadın on iki yıl boyunca büyük çelişkiler içinde kalmış. Annesi, babası gibi akciğer kanserine yakalanmaktan korktuğu halde sigarayı bırakacak gücü kendinde bulamamış. Her gün yirmi üç saat on dakika sigara içmemek için savaş vermiş. Böyle bir şey olağanüstü bir irade gerektirir ve bu yüzden de çok nadir görülür. Sonunda gözleri yaşlı bir zavallı durumuna düşmüş. Olaya bir de mantıklı bir şekilde bakın. Sigara ya gerçekten avantajlı ve zevkli bir şey yada değil. Öyleyse neden bir saat, bir gün, bir hafta boyunca vazgeçelim ki? Kendimizi neden bu avantaj ve zevkten yoksun bırakalım? Aslında hiçbir avantajı ve zevki yoksa neden sigara içelim?
Günde yalnızca beş tane sigara içen bir adamı anımsıyorum. Telefonda kısık bir sesle söylediği ilk şey şuydu: “Beyefendi, ölmeden önce sigarayı bırakmak istiyorum.” Derken yaşamını anlatmaya başladı: “Altmış bir yaşındayım. Sigara yüzünden gırtlak kanseri oldum. Şimdi günde ancak beş sigara sarmaya iznim var. Eskiden geceleri derin ve kesintisiz uyurdum. Şimdi saat başı uyanıyor ve sigara içmeyi düşünüyorum. Uyurken bile rüyamda sigara görüyorum. Günün ilk sigarasını saat onda içiyorum. Beşte kalkıyorum ve birbiri ardına çay içiyorum. Karım sekize doğru kalkıyor, sinirli olduğum için beni kapı dışarı ediyor. Seraya gidip orada bir şeyler yapıyorum fakat aklımda hep sigara var tabii. Dokuzda ilk sigaramı sarmaya başlıyorum, o sigarayı mükemmel bir hale gelinceye kadar sarıyorum. Mükemmel olup olmaması beni hiç ilgilendirmiyor aslında ama böylece kendimi biraz oyalamış oluyorum. Sonra saatin on olmasını bekliyorum. O anda eleklim heyecandan zangır zangır titremeye başlıyor. Sigarayı hemen yakmıyorum. Yakarsam bir sonraki sigara için üç saat beklemem gerekecek. Sonunda sigarayı yakıyorum, bir nefes alıyorum ve hemen söndürüyorum. Tu taktik sayesinde bir sigarayı bir saat boyunca içebiliyorum. Sigaranın boyu yarım santimetre kalıncaya kadar içiyorum sonra bir sonraki sigarayı beklemeye başlıyorum.”
Bütün bunlar yetmiyormuş gibi sigaraları sonuna kadar içmeye çalıştığından sürekli dudaklarını yakıyormuş. Herhalde gözünüzde acınacak durumda, aptal bir adam canlandırdınız, oysa 1.90 cm. boyundaki bu adam eskiden deniz kuvvetlerinde astsubaymış, sporcuymuş ve sigara içmeye hiç niyeti yokmuş. Savaş zamanında yaygın olan sigaranın cesaret verdiği düşüncesiyle askerlere bedava sigara veriliyordu. Diğer bir deyişle bu adama sigara içmesi emredilmiş gibi olmuş. Yaşamının geri kalan bölümünü bir servet harcayarak, diğer insanların vergilerine katkıda bulunarak ve kendisini fiziksel ve ruhsal açıdan bir harabeye sokarak geçirmiş. Bir hayvan olsaydı toplum onu çoktan acılarından kurtarırdı. Aynı toplum fiziksel ve ruhsal açıdan sağlıklı geçlerin sistemli bir şekilde sigaraya yönlendirilmesine ise hâlâ göz yumuyor.
Yukarıdaki vaka size abartılmış gibi gelebilir. Evet çok nadir fakat rastlanan bir vakadır. Bunun gibi binlerce vaka var. Bu adam bana açıldı ve yaşamını anlattı fakat emin olabilirsiniz ki birçok arkadaşı günde yalnızca beş tane sigara içtiği için onu kıskanıyordur. Böyle bir şeyin sizin başınıza gelmeyeceğini sanıyorsanız lütfen KENDİNİZİ KANDIRMAYI BIRAKIN. O YOLDA İLERLİYORSUNUZ BİLE.
Tiryakilerin yalancılıkta adları çıkmıştır zaten, kendi kendilerini bile aldatırlar. Aldatmak zorundadırlar. Ara sıra sigara içenlerin çoğu iddia ettiğinden daha fazla fırsatta daha çok sigara içer. Günde sözüm ona beş tane sigara içen tiryakilerle yaptığım görüşmelerde bu sayıyı daha benimle konuşurken geçtiklerini çok gördüm. Ara sıra sigara içenleri düğün, parti gibi yerlerde izlediğinizde birbiri ardına sigara içenlerden hiçbir eksikleri olmadığını görürsünüz.
Onları kıskanmanıza hiç gerek yoktur. Sigara içmenize gerek yoktur aslında. Yaşam sigarasız çok daha güzeldir.
Gençleri sigaradan vazgeçirmek daha zordur; sigarayı bırakmakta güçlük çekeceklerinden değil bağımlı olduklarını kabul etmedikleri yada hastalığın daha ilk aşamasında oldukları ve ikinci aşamadan önce zaten bırakacaklarına inandıkları için. Özellikle sigaradan nefret eden çocukların anne ve babalarını uyarmak istiyorum: Sakın yanlış bir güven duygusu içine girmeyin.
Bağımlılık kazanana kadar bütün çocuklar tütün tadından ve kokusundan nefret ederler. Sizde de öyle olmuştu. Devletin sigaraya karşı düzenlediği kampanyalara da güvenmeyin. Tuzak hep aynı. Çocuklar sigara içmenin insanı ölüme sürüklediğini bilirler fakat bir sigaradan bir şey olmayacağını da bilirler. Günün birinde bir arkadaşlarının etkisi altında kalırlar. Belki çocuğunuzun bir sigara içtiğinde tadının ne kadar iğrenç olduğunu görüp sigaradan uzak duracağını sanıyorsunuzdur.
Çocuklarınızı Acımasız gerçeklere karşı uyarın.