Bach Flowers-1

Homeopatide, hasta hikayesi olan anamnez bilgisini detaylı bir şekilde bilmek esastır. Homeopatik tedavi uygularken temel hedef, kişiyi yaklaşık iki saat süren görüşmelerde tüm yönleriyle tanımak ve hastalık sebebini, yani causa’yı bulmaktır. Causa, soğukta kalmaktan derin üzüntüye, aşağılanma hissine veya büyük korkuya kadar çeşitli faktörler olabilir.

Örneğin, korku bir causa ise, ishal, panik atak, astım krizi veya sırt ağrısı için homeopatik ilaç aynı olabilir. Doğal afetler, örneğin deprem, yaşayanlar için büyük bir korku ve travma sebebi olabilir. Bu durumda, farklı şikayetlere sahip olan birçok kişi için Aconite isimli korku ve panik ilacı genellikle etkili olacaktır.

Homeopatik bakış açısına göre, aynı causa’ya sahip olan hastalıklar, panik atak krizleri, astım krizleri, migren atakları ve ishal gibi farklı görünen hastalıklar değildir. Aynı hastalığı yaşayan kişiler arasındaki farkları anlamak için detaylı bir anamnez yapılması önemlidir.

Klasik tıpta, aynı hastalığı paylaşan kişilere genellikle aynı ilaçlar verilir, ancak homeopatide bireyin özellikleri ve şikayetleri dikkate alınarak kişiye özel bir tedavi uygulanır. Homeopati, kişinin yaşam gücünü harekete geçirerek bireye özgü ve bütüncül bir tedavi şekli sunar. Bu tedavi, hastalığı sadece semptomları bastırmak yerine bedeni dengeye getirmeyi amaçlar. Homeopati, Dünya Sağlık Örgütü tarafından tanımlanmış ve kabul edilmiş bir şifa sanatı olarak değerlendirilmiştir.

HOMEOPATi VE BACH ÇiÇEKLERiNİN ÇALlŞMASI:HORMESiS TEORiSi:

Hormesis terimi, Yunanca “hormesis” yani “hızlı hareket, şevk” kelimesinden türetilmiştir ve “hormaein” kelimesinden gelir, bu da “kışkırtmak, uyandırmak” anlamına gelir. Hormesis, bir maddeye veya duruma artan miktarlarda maruz kalmanın, hücre veya organizmanın çift yönlü bir tepkisini ifade eden bir biyolojik süreçtir.

Bu kavram, iç ve dış faktörlere karşı verilen cevabın iki yönlü, yani iki fazlı (bifazik) olduğunu belirtir. Toksik ve zararlı maddelerin düşük dozları, canlının dayanıklılığını oluşturarak canlılığın ve yaşamın sürdürülebilirliği açısından gereklidir. Bu düşünceye göre, zararlı bir madde küçük bir dozda bile olumlu etkiler gösterebilir, yani madde yüksek miktarlarda zararlı iken düşük miktarlarda şifa verebilir.

Hormesis kavramının detaylı incelenmesi, tıp dünyasının mevcut doz-yanıt ilişkisi anlayışını değiştirebileceğini göstermektedir. Günümüz tıbbında genellikle az miktarda verilen madde etkisiz kabul edilir ve etkiyi artırmak için miktarın artırılması önerilir. Ancak yapılan bazı çalışmalar, düşük dozlardaki hatırlatma dozlarının vücudun kendi gücünü harekete geçirerek tedavi sürecini başlatabileceğini göstermektedir.

Bu perspektif, azın iyiliğini vurgular. Bu konu hâlâ tıbbi bir bilinmezdir ve fenomen olarak adlandırılabilir. Kuantum fiziği ışığında yapılacak çalışmalar ve onların yorumlanması ile, Hormesis kavramının Homeopati ve Bach Çiçekleri Terapisi ile ilişkisi daha net bir şekilde ortaya konulacaktır.

Arayınız...